20 Şubat 2014 Perşembe

Can

             
           Can Yücel üniversite yıllarında ders çalışırken mola verdiğimde okuduğum şiirlerin sahibiydi. Ne güzel molalardı onlar... Bazen o kadar uzun sürerdi ki molalarım şiirin etkisinde çıkıp hemen derse veremezdim kendimi. Sadece Can Yücel değil pek çok şairi okurdum ( Orhan Veli, Nazım Hikmet, Hasan Hüseyin, Enver Gökçe, Ümit Yaşar Oğuzcan, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Nevzat Çelik, Ataol Behramoğlu, Ünal Ersözlü, Küçük İskender, Murathan Mungan...bunlar aklıma gelenler mutlaka unuttuklarım da vardır).
            Bu oyunu görür görmez hemen biletini aldım. Hatta komiktir oyunu Genco Erkal oynuyor sandım meğer Can Yücel'den uyarlayan Genco Erkal'mış. Oynayan ve yöneten ise Kemal Kocatürk. Çok beğendim oyuncuyu Can Yücel'in hem iğneli hem sempatik şiirlerini çok güzel okudu ve tabiki canlandırdı.
           Şiir yazmak kadar şiir okumanın da  bir sanat olduğuna inanıyorum. Herkes okuyamıyor hatta buna şairler bile dahil. Mesela yıllar önce Nazım Hikmet'in oğluna yazdığı şiiri okumasını dinlemiş ve hayal kırıklığı yaşamıştım.  Enver Aysever'in programında Genco Erkal'da aynı şeyi söyleyince "demek tek hayalkırıklığı yaşayan ben değilmişim" diye düşündüm. Hatta Nazım Hikmet'e demişler ki; "bir çocuk var adı Genco senin şiirlerini senden çok daha güzel okuyor". Kesinlikle katılıyorum bu görüşe. Neyse çok dağıttım sözü gelelim oyunumuza...

       Geçen ocak ayında izlediğim oyunlardan biriydi. İki perdelik Can Yücel'in şiirleriyle şairin yaşamı canladnırılıyordu. Can Yücel'in doğumunun 85. yıldönümü için hazırlanmış. İzlerken gerçekten çok keyif aldım, özellikle ikinci perdeyi daha çok sevdim. (Ama buradan birinci perdeyi sevmediğim anlaşılmasın birinci perde de çok güzeldi ve ikinci perde daha da güzeldi.) Tek kişilik bir oyun. Can Yücel'in pek çok şiiri okunuyor. Onun o sert, çocuksu ve küfürbaz dizeleri sahneye gerçekten çok yakışıyor.
           Kemal Kocatürk'ün oyuncluğuyla Can Yücel gerçekten sahnedeymiş gibi hissediyorsunuz.Hatta onun küfürbazlığına sizde eşlik ediyorsunuz. Eee Can Baba bu kırmak olmaz, basacaksın küfürü rahatlayacaksın! Bu düzeni bozulmuş dünyanın karşısında. Eğer ben küfür edemem kötü söz söyeleymem diyorsanız baştan söyleyeyim gitmeyin bu oyuna.
            Can Yücel'in doğumundan, cezaevi anıları ve Datça'daki yaşamına kadar pek çok anıyı şiirler eşliğinde dinliyorsunuz ve aynı zamanda Mehmet Güleryüz'ün çizimleriyle izliyorsunuz. Çizimler de çok iyidi. Gerek İkinci Dereceden İşsizlik Yanığı oyununda gerekse bu oyunda resim ve karikatür sanatından faydalanılması ve bunun sahneye taşınması benim çok hoşuma gitti.
         Benim gibi şiiri seviyorsanız, güzel okuyan bir kişiden dinlemek isterseniz bence bu oyunu kaçırmayın. Tabii Can Yücel'den bahsedip bir şiirini yazmamak ayıp olur. Maazallah duyarsa şair küfürü basar bize öte dünyadan. Seçmekte çok zorlandım ama sonunda bir tanesini seçtim. Bakalım beğenecek misiniz?

BÜYÜK CAN DEDİ Kİ

Kovalamayın beni yatağa
Hiç uykum yok
Daha lafınıza karışacağım
Ortalığı dağıtacağım
Televizyonu kapatacağım
Ayçiçeği resmi yapacağım daha
Başparmağıma şiir okuyacağım
Islık çalacağım
Daha çok işim var
Gecenizi karartacağım
Kütahya vazonuzu kıracağım
Vakitsiz yatırmayın beni
Daha çok erken

0 yorum:

Yorum Gönder