20 Mart 2016 Pazar

Marie Antoinette / Vasat Bir Karakterin Portresi


      Belgesel tadında bir romanla karşınızdayım. Bu kitabı okuduktan sonra Zweig'ın tüm biyografilerini okumaya karar verdim. Yazar, Marie Antoinette'i ne övmüş ne de yermiş , olduğu gibi anlatmış. Psikolojik tahlilleri çok iyi yapmış. Bence Zweig eğitimini almış olsaydı iyi bir psikolog olabilirdi. Freud'la dostluğu ve psikoloji bilimine merakı biyografilerinde objektif olmasını sağlamış. Kitaptan sonra bir de filmini izlemeye karar verdim.

      Marie Antoinette, Fransa'ya gelin giden bir Avusturyalı. Yazarın dediği gibi aslında tam bir vasat karakter. Kendi eğlencesini düşünen, ülkenin parasını kendi zevkleri için harcayan annesinin tüm uyarılarına kulak tıkayan genç bir kadın. "Ekmek bulamazsanız pasta yiyin" diyen kişi. Ama çok ilginç tüm kitabı okumama rağmen bu sözlerini bulamadım. Kocası XVI. Louis ise son derece vasıfsız kendi halinde bir insan. Evliliklerinin ilk yıllarında kraldan dolayı yaşadıkları cinsel konuları (iktidarsızlığı) Zweig,  tam bir bilim adamı gözlemiyle objektif bir şekilde satırlarına yansıtmış. Gözden düşen bu iktidarın üzerinde oynanan tüm oyunları da çok güzel yansıtmış. Hem acıdım Marie Antoinette ve kocasına hem de kızdım. Söz konusu iktidar olunca her türlü çirkefliğin olduğu politika sahnesinde son derece beceriksiz iki kişiler. Sadece Marie Antoinette değil kocası da tam bir vasat karakter bence. Birinden biri güçlü olsaydı belki tarih sayfalarında olayların seyri değişebilirdi.

           Benim gibi biyografilerden hoşlanıyorsanız bence bu kitabı mutlaka okumalısınız.

4 yorum:

Gül Akça dedi ki...

Zweig biyografilerini çok seviyorum ama bu kitap hiç ilgimi çekmemişti. Macellan'dan sonra ise Marie Antoinette'nin de ilginç olabileceğini düşündüm, sizin yorumunuzdan sonra da fikrim pekişti. Son olarak dönemi de (ihtilale giden durumu) anlatıyor mu? ben o yönünü daha çok seviyorum... elinize sağlık, sevgiler:)

Derdest fikirler dedi ki...

Anlatıyor ama sınırlı anlatıyor diyebilirim. Tüm kitap Marie Antoinette etrafında döndüğü için ihtilal konularına pek girmiyor.

burcu dedi ki...

Bir kitap, ne çok kapı aralıyor değik mi? Ben de biyografi seviyorum, edinimleri okumak hoşuma gidiyor.

Derdest fikirler dedi ki...

Kesinlikle çok kapı aralıyor bir çok dünyaya açılıyor. Biz de kahramanlarla birlikte pek çok hayat yaşamış oluyoruz. İyi ki kitaplar var :)

Yorum Gönder