27 Şubat 2017 Pazartesi
Konstantiniyye Oteli
Çok uzun zamandır Zülfü Livaneli okumuyordum. Düşündüm de en son ne zaman okuduğumu da hatırlamıyorum. Sanırım en son Serenad'ı okudum. Ama en çok sevdiğim kitabı kendi hayatını anlattığı Sevdalım Hayat oldu.
Gelelim kitabımıza: Zülfü Livaneli okuyanlar bilirler. Dili hem sade hem de akıcıdır. Hangi kitabı olursa olsun mutlaka sosyal olaylara değinir ve bir farkındalık oluşturmaya çalışır. Bu nedenle ben ne zaman Zülfü Livaneli okusam mutlaka yeni bir şeyler öğrenirim. Bu kitapta İstanbul tarihiyle ilgili pek çok şey öğrendim. Pek çok bölümü beni çok etkiledi. Onlardan biri Enver paşalar tarafından ( birkaç paşa daha var isimlerini hatırlamıyorum), İstanbul'da ki başıboş köpekler bir adaya bırakılıyorlar. Adada ne yiyecek var ne su var ne de gölgelerinde durabilecekleri ağaçlar var. Kıraç bir ada anlayacağınız. İşte o adada köpekler açlıktan ve susuzluktan birbirilerini parçalayıp yiyorlar. Gelen her gemiye kendilerini kurtarmaları için yalvarır gibi bakıyorlar. Daha da kötüsü serinlemek için tek çareleri deniz, denize girenlerde tuzlu suyun ve güneşin etkisiyle daha çok yanıyorlar. Dehşetle okudum bu satırları.
Kitapta en çok sevdiğim bölüm ise Nekropolis kısmı oldu. Ölüler diyarında bekleyenlerin birbiriyle sohbetleri anlatılıyor. Ölülerin tamamı İstanbul topraklarında yatıyorlar; Kimi Müslüman, kimi Hristiyan kimi ise Pagan. Aralarındaki sohbet ise hem eğlenceli hem düşündürücü. Okumanızı tavsiye ederim.
Nekropolis'te sadece insanlar değil hayvanlar da var. Onların hikayesi ve konuşmaları da en az insanlar kadar etkileyici.
Kostantiniyye Oteli aslında tarihsel bir roman değil. İçinde tarih geçen bir roman. Bu yönüyle çok hoşuma gitti. Kitabın ana kahramanları Zehra ve Emre, günümüzde yaşayan kişiler.
Yazarımız kitabını üç yılda yazmış. 2012'de başlayıp 2015'te bitirmiş. Ben keyif alarak okudum. Sizlere de tavsiye ederim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
Ben de en son Serenadı okumuştum, sepetime ekleyeyim. Teşekkürler Fatoş Hanım;)
Rica ederim. :)
Livaneli'nin bana en uzak kitabı idi.
Uzak derken? Konusu açısından mı merak ettim ?
Yorum Gönder