3 Ocak 2015 Cumartesi

Sırça Hayvan Koleksiyonu

         2015 yılında ilk izlediğim oyun Kadıköy Haldun Taner'de sahnelenen Sırça Hayvan Koleksiyonu oldu. Oyunun yazarı Tennessee Williams, çevirmeni Aytuğ İzat, yönetmeni Yıldırım Fikret Urağ, oyuncuları ise; Sevil Akı, Edip Tepeli, Ayşecan Tatari ve Tanju Girişken.


           Tanıtım broşüründe en çok ilgimi çeken şey yönetmen yardımcıları oldu. Bu oyunun tam dört tane yönetmen yardımcısı varmış, bunlar: Sevinç Erbulak, Hüseyin Tuncel, Yağmur Damcıoğlu ve Alp Tuğhan Taş. Çok şaşırdım bir oyunda neden dört tane yönetmen yardımcısına ihtiyaç duyulsun ki? Aklıma acaba bu kişiler yönetmen yardımcılığını ya da yönetmenliği öğrenmek için mi görev aldılar? gibi bir düşünce geldi. Kimbilir?

       Oyunda en çok beğendim şey sahne ve ışık tasarımı oldu. Bence sahne ve ışık tasarımıyla ödüle layık gösterilebilir. Oyunda 1930'ı yıllara ait siyah beyaz filmlerde gösterildi. Bu durum oyuna canlılık kattı. Oyun konusundan dolayı biraz yavaş ilerliyordu bu filmler seyircinin sıkılmasını engelledi bence.

        Gelelim oyuna; oyunda bir anne ve iki çocuğunun hayat mücadelesi anlatılmaktadır. Babaları 16 yıl önce aileyi terk etmiştir ve nerede olduğu da bilinmemektedir. Evin geçimini ise evin oğlu Tom üstlenmiştir. Laura ise evin kızı rolündedir, içine kapanık, kompleksli, kendine güveni hemen hemen hiç olmayan bir kızdır. Ayağının aksaması güvensizliğinin en önemli nedenlerinden biridir. Evin annesi Amanda ise kızının evlenmesini çok istemektedir, fakat kızın kendine güvensizliği O'nu diğer insanlara yaklaşmaktanda da alı koyar. Laura'nın tek yaptığı şey eski plaklar dinlemek ve sırça hayvan koleksiyonuyla vakit geçirmektedir. Tom'un ise başka hayalleri vardır. O'da babası gibi evi terk etmeyi düşünmektedir. Annesinin ise Tom'dan tek şartı vardır.  Kız kardeşine bir koca bulacak ondan sonra istediği yere gidebilecektir. Tom'da iş yerinden Jim'i, kız kardeşiyle tanıştırmak için  eve getirir ... Devamını yazmayacağım belki izlemek isteyenler olabilir.

          Oyun 24 Aralık 2014'te Haldun Taner Sahnesi'nde ilk olarak sahnelenmiş. Yani bu sezonun yeni oyunlarından. Oyunculuklar çok iyiydi ( bunu yazarken mutluluk duyuyorum, şanslıyız harika oyuncularımız var). Bana kalırsa oyundaki tek sorun, konunun çok yavaş bir şekilde ileremesiydi. Onun dışında bence iyi bir oyundu. İzleyin derim...

2 yorum:

bücürükveben dedi ki...

Tiyatroda maalesef hiç izlemedim ama eseri çok severek okumuştum yıllar önce. Bu arada 4 yönetmen yardımcısı bana da komik geldi :))) o kızcağızın hayal kırıklığını hiç unutamıyorum çok üzülmüştüm...

Derdest fikirler dedi ki...

Oyunda da hayal kırıklığı çok iyi verilmişti, bende çok üzüldüm Laura'nın haline.

Yorum Gönder