Şu sıralar bol bol film izleyip, kitap okuyorum. Okulun seminer dönemlerinde her zaman yaptığım sıradan bir şey bu aslında.
Bugün anlatacağım film, 2008 yapımı fantastik bir sinema. Ben severek izledim eğer izlemediyseniz size de tavsiye ederim.
Film, F.Scott Fitzgerald'ın 1922 yazdığı bir öyküden uyarlanmış. Bence uyarlama son derece başarılı olmuş. Oyuncular da süper.
Benjamin Button dünyaya 80 yaşında ihtiyar bir bebek olarak dünyaya gelir. Babası bu durumdan çok korktuğu için O'nu bir huzurevinin basamaklarına bırakıp kaçar. Huzurevinin çalışanları evlatlık alırlar ve bakımını yaparlar.
Zaman ilerledikçe Benjamin gençleşir. Hayatının aşkıyla yetmişli yaşlarda karşılaşır. O yetmiş yaşındayken kız 5 yaşındadır. İlerleyen zamanda ikisi de orta yaşlarındayken birbirleriyle bir araya gelir ve büyük aşk yaşarlar. Ama şöyle bir sorun vardır. Benjamin sürekli gençleşirken eşi de sürekli yaşlanmaktadır. Bu arada bir de kızları olur.
Benjamin'i düşündüren asıl sorun çocuğun durumudur. Eşi iki çocuğa birden bakabilecek midir? ( çünkü kendi yaşı sürekli olarak gerilemektedir) Sonunda eşinden ayrılır ve Hindistan'a gider. Eşine de kızına iyi bir baba bulmasını söyler.
Benjamin sürekli olarak bir günlük tutmaktadır. Bu günlüğü Daisy ölüm döşeğindeyken kızına okutur. Dasiy Benjamin'in sevgilisi/eşi, kızı Caroline ise Benjamin'in kızıdır.
Benjamin'in kızı büyürken kendisi küçülür ve sonunda bir bebek olur ve hayata gözlerini yumar. Çocukluk ve bebeklik döneminde O'na bakan kişi ise sevgilisi Daisy olur.
Ben filmden müthiş etkilendim. İzleyin derim. Sevgiler...
8 Eylül 2017 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder